Tanju Babacan Bahar Koleksiyonu ; CEMRE

Bahar’ı müjdeleyen Cemre… Küçük bir çocuğun tabiat ile kucaklaşma zamanının savası… Önce havaya sonra suya sonra da toprağa düşen, sıcakla buluşturan, yeşili, çiçekleri, böcekleri birlikte doğada dans ettiren tılsım… Cemre’nin düşüşüyle en çok mutlu olan ise şüphesiz o küçük çocuk… Doğanın eşsiz güzelliğinin kucağında cihana bambaşka bir seyirle bakarak , minicik çiçeklerin taşlar arasından hayat bulmasını hayranlıkla izleyerek büyüyen çocuk… Dimağına kazıdığı o resimler bir gün gelecekti ve tasarımlarına ilham olacaktı. İşte bir zamanların o küçük çocuğu şimdi hiç unutmadığı o karelerle yoluna başarılarını katlayarak devam eden Tanju Babacan…

Yepyeni bahar koleksiyonuna ismini veren Cemre, topraktan sonra bu kez Tanju Babacan’ın tasarımlarına düşüyor. Öyle ki bu kreasyon, baktığınızda bile içinizi ısıtmaya yetiyor. Adapazarı’nda Babacan’ın çocukluğunun geçtiği mecralarda yeni modellerinin çıkış noktası olan yemyeşil diyarlardayız. Arkada Yaradan’ın eşsiz dizaynı tabiat, önde Tanju Babacan’ın tasarımları arada ise yaratılmışların en üstünü insan… Herşey naturadan mütevellit. Mekan, renkler, desenler hatta mankenin saçı, makyajı bile…

Bu koleksiyonun özel bir yeri var. Doğum tarihi aslen 60’lara dayanıyor. Çünkü o dönemin kayıtlarını çıkarıyor ortaya tasarımcı… 1960’lı yılların sonuna doğru doğan Tanju Babacan dünyaya geldiği zaman dilimi ile çocukluk yıllarının geçtiği 70’lerin sentezini oluşturuyor. Hem bir çocuğun gördüğü ve bilinçaltına işlediği tabiatı simgeliyor hem de o dönemin modasından esintiler taşıyor. Yaradan’ın kontrastlarını da işliyor yeni koleksiyon. Renkler, desenler ve kesimler zıtlıkların büyüsünden doğuyor. Ortaya kartpostalları aratmayacak nitelikte harika görüntüler çıkıyor.

Doğanın göbeğinde, doğanın renkleri ve çiçeklerinden oluşan bir kreasyon Cemre… 60’lı yılların transparan devrimi 70’li yılların renkli ve çiçekli desenleriyle birleşerek günümüze geliyor Cemre ile…  1960’lı yıllarda ortaya çıkan ve doğaya yakınlığı sembolize eden bir akımın tekrar moda sahnesine çıkışını izliyoruz Tanju Babacan’ın son koleksiyonuyla… Modanın kitlesel bir olgu oluşuna baş kaldıran ve kendi modasını oluşturan gençlerin yılları… Bugünün hızlı yaşantısında doğallığı ne kadar yitirdiğimizi hatırlatan ve ona olan gereksinimimizi elbiseleriyle anlatan Cemre, parlak saten kumaşlar ve danteller ile romantik, egzotik ve de nostaljik etkiler bırakıyor.

Tanju Babacan’ın çocukluğunun geçtiği devrin en önemli iki gelinlik silüeti de bu koleksiyonda… Çiçeklerden gelen ilham, transparan dantelin zerafetiyle buluşuyor ve sofistike gelinler için göz kırpıyor.Cemre’nin  ana unsurlarından biri de çiçek desenleri ve nilüfer çiçeğinin kumaştaki elegan görüntüsü. Öyle ki kısa boy gelinliğin yegane tamamlayıcısı niteliğinde… Nilüfer’in suyun üzerindeki naif duruşunun arkasında suyun dibindeki toprağa kökleriyle tutunan güçlü yanı adeta bir gelinin saflığı ve yeni bir hayata geçişinin gücünü simgeler gibi…  Diğer yandan minimal çizgilerle kabarık etek formlu gelinlik  kendini prenses hissetmek isteyen tüm kadınlara hitap ediyor. Çizgisel detaylardan oluşan gelinlik, volümlü eteğiyle pırıltılı taşların ahengiyle tabiatın huzurunu atfediyor.

Gece elbiseleri geniş şallarla buluşarak duygu ve coşkuyu birleştiriyor. Yeşilin ana renk olduğu elbiseler maksi boyda ve beden kısmında çiçek desenleri ile buluşuyor. Öte yandan dantelin büyüsü tüm koleksiyona mistik bir koku yayıyor. Çiçeklerin, doğanın renklerinin, bir çocuğun en mutlu anlarının resmedildiği bir kreasyon Cemre… Tabiat kokulu, o küçük çocuğun gözlerindeki mutluluğun sembolü, naturel bir kreasyon Cemre… Cemre, Tanju Babacan’ın her zaman içinde var olan ve var olmaya devam edecek bir kreasyon…

Sevgiler…