Victor Rolf’un 2011 yılı için sunduğu defilenin görsellerini epeydir blogumda paylaşmak ve yazmak üzere klasörde tutuyordum. Bir nevi blogum için ajanda görevi üstlenen çeşitli klasörler kaydediyorum. Şayet yazmak için zaman bulamamış ve üzerinden vakit geçmişse çoğunu yazmaktan vazgeçerim. Ancak Victor&Rolf’un son kreasyonunu her incelediğimde aynı heyecanı hissettirdiği için yayınlamak şart oldu bana! Sanat Eseri Tadında Tasarımlar
Viktor Horsting ve Rolf Snoeren ikilisi teatral kostümler tasarlamaktan vazgeçmiyorlar ve sayelerinde her sezon muhteşem moda görüntülerine ulaşabiliyoruz. Yakın geçmişe baktığımızda tasarımcıların podyumu show maksatlı kullandıklarını görüyoruz. Hayal gücünün ulaştığı en üst noktaları gösterebilmek adına defileler en iyi fırsat alanıydı.’’ Giyilebilirliğin’’ ikinci planda kaldığı bu defilelerde izleyenler hayrete düşüyor, tasarımcının yeteneğinin uç noktalarını apaçık görebiliyorlardı. Şimdilerde ise podyumların anlatım biçimi de değişti. Moda sadece renkler, kumaşlar ve dokular üzerinde varyasyonlara gidecek değil ya, platformları da etki altına alarak yelpazesinin ne denli geniş olduğunu gözler önüne seriyor! Yeni trend ‘’podyumdan güncel hayata’’ oldu. Artık mankenler üzerinde sergilenen kıyafetler hemen ertesi gün ünlü bir kadının üzerinde görülebiliyor. Victor&Rolf bu yeni trend ile eski podyum geleneğini harmanlayarak sürdürenlerden… Hem giyilebilirliği olan kıyafetler yapan ikili, hem de teatral kostümler tasarlayarak moda dünyasını şoke etmeyi başarıyor!
Bir önceki muhteşem kıyafetlerini anlatırken önümüzdeki sezon karşımıza nasıl bir kreasyon çıkaracaklar diye merak ediyordum. Şimdi yeni bir merak daha başladı haliyle. Her yeni sezon Victor&Rolf benim ilkler listemde yer alıyor. Kıyafetlerin kuplarıyla oynamaktan büyük keyif alıyor olmalılar. Podyuma ilk çıkan kıyafetler kumaş kombinasyonları ile kesimlerin başarısını ortaya koyuyor.
Ve defilenin bu geçisi kendini muhteşem kostümlere bırakıyor. Standart ölçüler yükseldikçe boyut kazanıyor adeta yakından uzağı resmedercesine bir manzara sergiliyor. Hayır, baktığınız ucu bucağı olmayan bir kompozisyon değil. Ama hissiyatınız kapalı bir mekanda olsanız da aynı. Kat kat bir tema hakim oluyor sahneye. Herkesin günlük kullandığı normlarda başlayan manşetler yukarı doğru genişliyor buna bağlı olarak kollar yükseliyor, etekler kabarıyor, yakadaki yoğunluk artıyor. Tüm bu yoğunluğa rağmen algı dağılmıyor aksine odaklanmayı daha güçlü kılıyor!
Sahnenin son kostümü Victor&Rolf’un hayal gücünün doruk noktasından çıkan bir gelinlik…Ayakkabısı ve saç aksesuarı kıyafetin görkeminin yanında oldukça zarif bir yer tutuyor. Kollardaki asimetrik dokunuş hemen farkediliyor. Victor&Rolf’ün gelini oldukça güçlü, adeta ülkesinin en tepesine doğru yürüyen bir kraliçe timsali…Tüm gücüyle yürüyor hakimiyetini seslendirmek için…
Sevgiler…
4 yorum “Victor&Rolf ve Sanat Eseri Tadında Tasarımlar -2-”
7. resimdeki 3 kat gömlek havasını (elbise etek kısmı gibi duruyor hani..) çok sevdim. Ve aklımın bir köşesine yazıyorum. Yazın istediğim gömlek-elbise modellerinden birinde mutlaka kullanmalıyım. Victor&Rolf kat kat kabarık dantellerden sonra “kat katlık” konusuna çok farklı bir boyuttan sonra bakmış ve ben bundan sonraki “kat katlık”ı ne olacak merak ettim :)
Ben de ben de :)) çok merak ediyorum gelecek katları :)
Harika bir gömlek elbise olur bahsettiğin resimdeki tasarımdan. Eminim yakışırda sana.
Öpüyorum..
Victor&Rolf benim de her koleksiyonunda bi sürpriz beklediğim markalardan geçen senelerdeki pastel tonlardaki güllü uzun ve kısa modellerinin bulunduğu pumpını hala unutamadım:)
Evet harika bir görüntüydü o değil mi? ;)