Moda Yazarı – Tasarımcı

‘Müzelerin Kapısı Modaya Açık’

Geçtiğimiz yaz Alexander McQueen’in retrospektif sergisinin rekor derecede ilgi görmesinin ardından moda ile müzeler arasındaki nazlı ilişki perçinlendi.  Kamuoyunun gösterdiği alaka sayesinde moda artık daha çok sanatla birlikte anılıyor. 

Kısa bir süre öncesine kadar müze yöneticilerinin modanın bir sanat dalı olmadığı gerekçesiyle imtina ile yaklaştıkları moda sergileri bugün patlama yaşıyor. Bu global fenomenin başlangıç tarihi 1983 yılına dayansada fitili ateşleyen Alexander McQueen’in ölümünden sonra lanse edilen ‘’Savage Beauty’’ ekspozisyonu oldu. Dünyanın her yerinden insanın iştirak ettiği New York’da bulunan Metropolitan Müze bu sergiyle büyük bir başarı elde etti. Doğrusu bu başarıyı fazlasıyla hakediyordu zira moda sergisinin doğum yeri de Metropolitan Müze…

 

 

Dünya’ya ‘’moda editörlüğü’’ kavramını kazandıranefsanevi moda editörü Diane Vreeland, Metropolitan’ın direktörü olduğu dönem 1983 yılında Yves Saint Laurent ile bir sergi düzenleyerek moda sergisini başlatan isim oldu. Üstelik o dönemde moda markalarının bir arşivleride yoktu. Ellerinde yalnızca kahverengi bir dantel elbise bulunduğunu anlatan Diane Vreeland, Amerika’lı kadınlara çağrıda bulunarak YSL marka kıyafetlerini müzeye bağışlamalarını istiyor ve ilk moda sergisi halktan toplanıp seçilen parçalarla yapılıyor. Böylelikle müzefaktörü tasarımcıların kendi arşivlerinin gidişatına da etki etti ve ayrıca İspanya’da Christobal Balenciaga’nın doğum yeri olan yeni müze Getaria’daki kıyafetler de orjinal sahiplerinin hibe etmesiyle bir araya getirildi.

 

Moda ile müzeler arasındaki huzursuz ilişki daha yeni yeni kendini sempatiye bırakırken bunda kuşkusuz müze ziyaretçilerinin büyük oranının kadınlardan oluşması ve moda sergilerinden elde edilen kazancın da büyük etkisi oldu. Tasarımcıların kazanç elde etmediği ama müze için bir gelir kaynağı olan moda sergileri en çok ilgi görenlerden olunca müze yetkilileri bu güce daha fazla karşı koyamadı. Müzelerin moda dünyasına kapılarını ardına kadar açması geçtiğimiz yüzyıla göre bugün modanın nasıl geliştiğinin aynadaki görüntüsü…

 

 

 

Gelinen noktada kuşkusuz teknolojinin katkısı yadsınamaz. Anbean dünyanın her yerinden teknoloji sayesinde takip edilebilen moda,  artık sanata daha yakın durmak istiyor. Bu kez küratörlerin de sıcak baktığı bu yeni olguyla beraber müze adeta moda ve sanat arasında göbek bağı görevini üstleniyor. Müze salonlarındaki yerini sağlama alan moda sergileri yalnızca ait olduğu marka için bir reklam aracı değil, aynı zamanda markanın tarihini vurgulayarak izleyicilere geleceğin en geniş lüks piyasanın da ne olacağını gösteriyor. Geçtiğimiz yıl Rusya’da Puşkin müzesinde sergilenen Dior sergisine katılan 150.000 izleyici ile Dior modaevi tasarımlarını tarihiyle birlikte dünyanın başka bir ülkesinde tanıtabilme fırsatı buldu. Bu yönüyle markalar sergilerini tek bir müzeyle sınırlandırmak istemiyor ve dolaşan sergiler ile dünyanın çeşitli merkezlerinde farklı kültürlere de ulaştırabiliyor.  Montreal Güzel Sanatlar Müzesinde Jean Paul Gaultier’in modadaki 35 yılını sergileyen ‘From the Catwalk to the Sidewalk’ isimli retrospektifi Dallas’dan San Francisco’ya Madrid’ten Rotterdam’a kadar dünyayı dolaştı.

 

Yaşayan tasarımcılar kadar hayatta olmayan modacıların da yaşamları boyunca yaptıkları önemli dizaynları arşivelerinden çıkarılarak toplumun izlenimine sunuluyor. Bu da gösteriyorki tasarımcılar ve markalar için aslında bu sergiler büyük bir fırsat. Çünkü hayatta olmasalar dahi isimleri yineleniyor, ürettikleri unutulmuyor. Modanın tarihine de ışık tutan sergiler sayesinde henüz doğmadığımız, tarihin eski dönemlerindeki kadınların kostümlerine ve yine o zamanın modacılarına tanık olma fırsatı yakalayabiliyoruz. Zaten müzelerin amacı da bu değil miydi? Artık sadece sanat dallarında ısrar etmemesi amacıylada ters düşmüyor. Modanın artistik yönüyle, bireylere geçmişin giyim stillerini dolayısyla yaşam koşullarını ve nasıl geliştiğini de gösterebiliyor.

*Bu yazı Star Cumartesi ekinde yayınlanmıştır.

Bir yorum ekleyin

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir